Yıl 1924, 1930 yılında 3ay ömrü olacak Serbest Fırka’nın (Liberal parti) kurucu Genel Başkanı Fethi Bey (Okyar) sağlık sorunları nedeniyle Başbakanlıktan çekilen İsmet Bey yerine başbakan oluyor. Bu arada İstanbul vekili olarak, İstanbul Ticaret ve Sanayi Odasından ekonomi ile ilgili bir rapor istemiştir.
Yine bu aralarda, 9 Kasım 1924 tarihinde Cumhuriyetin ilk muhalefet partisi Terakkiperver Fırka kurulmuştur.
Terakiperver fırkanın kurucuları yabancı değildir. Mustafa Kemal’in İstiklal Savaşını birlikte başlattığı silah arkadaşlarıdır. Kazım karabekir, Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy, Refet Bele ve Adnan Adıvar partinin kurucularıdır. Adnan Adıvar hariç diğer 4 isim Amasya tamimini hazırlayan Mustafa Kemal dahil 5 kişidirler. Yani Kurtuluş Savaşını başlatan 5 komutandan 4’ü muhalefete geçmiştir. Mustafa Kemal Nutuk’ta bunlar için “ Dini siyasete alet edenler” ifadesini kullanmıştır.
Gerisini Prof Dr. Bilsay Kuruç’tan dinleyelim. “1923’ten sonra 1924, Türkiye’de siyasal oluşumlar yılıydı. 1923’e İzmir, Lozan ve Ankara damga vurmuştu. 1924 isde İstanbul’un atılım yılıydı. Ticaret ve Sanayi Odası iktisat politikası üzerindehummalı çalışma yürütürken, İstanbul’da Terakkiperver Fırka’nın kuruluş çalışmaları da gitgide hızlanmıştı. Fırka ve rapor, aşağı yukarı aynı zamanda tamam olmuştu.
Ticaret ve Sanayi Odası’nın iktisadi şablonu, İstanbul’un uluslararası ekonomi ilişkilerinde birien deneyimini ve düşüncelerini yansıtıyordu. Bu, uluslararası iş bölümü içinde istikrar ve rol arayan bir iktisat politikası çizgisiydi. Raporun yaklaşımında piyasanın müdahalesiz işlemesi ana ilkeydi. Ülke parasının değeri ve döviz sorunu önde gelen sorundu. Çünkü, dış ticaret ve ödemeler dengesi açığı vardı. Yabancı sermaye girişleri özendirilmeliydi. Yabancı sermayenin akışı (Hem doğrudan yatırım, hemde sıcak para) piyasaların müdahalesiz işleyişini kolaylaştıracağı gibi, iç tasarrufların hareketlenmesini de sağlayacaktı. Kurumlaşma, özellikle anonim şirketlerin kurulması önemliydi. Fakat bunlara (İzmir Kongresinde önerilenlerin aksine) “ yönetimin Türkleştirilmesi” gibi yabancı sermayeyi ürkütücü koşullar getirilmemeliydi. İstanbul’un özellikle ticari kredilerin iyi örgütlenmiş yapısıyla öyle bir iktisat politikasının (adeta uluslararası dünyanın küçük bir Londra’sı gibi) hazır merkezi sayılması gerekirdi. Ve bu yeni devlet için bir avantajdı; dünya sermayesi için bir çekim merkezi sayılabilirdi.”Mustafa Kemal Döneminde Ekonomi sh. 307-308
Mustafa Kemal İstiklal Savaşına 4 kişi ile yola çıkmıştı. Bu dört kişide, aslında bugünkü Ak parti çizgisini, o günlerde temsil eden kişilerdi.
Milli bağımsızlık en geniş sınıfsal kesimlerle kazanılır. Tarihimizde bu yaşanmışlık, bugüne de ışık tutacak kadar açık ve net.