Demek zamanı şimdiymiş.
29 yıllık gazetecilik hayatımın 12 yılını geçirdiğim tarım televizyonlarında yaptığım programlar arasında en çok zevk aldıklarım bitki ve hayvanbeslemesiydi.
Ceviz,elma,armut, limon,portakal;buğday,şeker pancarı, patates … buzağı, kuzu-oğlak, anaç dişi, erkek, besi ve süt için besleme konularında çok sayıda program hazırlayıp sunmuştum.
Karakız Karaoğlan ,
Sütlü Nuriye ,
Üçü bir arada,
Ahırım şahane,
Muhteşem rasyon ,
Kod adı:organomineral…bunlardan sadece bir kaçı…
YouTube a girilirse görülebilir .
Sonraları insan beslemesini merak ettim ve Bir ekiple Doğal tv’yi kurduk.
Halen konuya ilişkin çalışmalarım devam ediyor ama bu yazıda konu bu değil.
Organomineral kelimesini ilk kez Candem gübre yönetim kurulu başkanı İdris Candan’dan duydum. Yıllar önceydi.
Ne zaman besleme konusu açılsa bu konuya değinir ve saatlerce anlatırdı.
Hiç usanmazdı. Ben de önceleri anlıyormuş gibi yapıp dinlerdim.
Sonra işin içine biraz daha girince onun az bile konuştuğunu gördüm.
Denenmiş tarla çekimlerine giderken, onlarca çiftçi eğitim toplantılarında hep “Organomineral ” i konuştuk.
Çiftçiler alışageldikleri gübrelemeyi zor terkederler. Önce komşusu deneyecek,onda görecek. Fayda olmuşsa bir yıl sonra arazisinin bir bölümünde kullanacak vs.
Gerçekten anlatmakta zorlanılan günlerdi.
İdris bey ” bu konuyu devlet ele almalı.destek vermeli. Ama… ” dedi.
Ben de ” yerin kulağı var. Hayat enerjiden ibarettir. Olumsuz düşünmek yok. Göreceksin En erken 3 en geç beş yıl içinde öngördüğün şeyler olacak” dedim.
Pek inanmadı ama ” inşallah” dedi sessizce.
Ekip çiftçi ve kooperatifleri gezip bu gübreyi anlatırken bir gün bir davet geldi.
Tarım Bakanlığı 7,8,9 Şubat 2019 tarihinde Antalya’da ” Organomineral gübre çalıştayı” düzenliyordu.
Meslek gereği çokça çalıştay ,sempozyum izlemiştim. Somut sonuçlar çıkmıyordu. Uygulama ise zaten yoktu.
Ama ne hikmetse bu çalıştaya ” gönlüm ısınmıştı”.
Merak ediyordum kim ne diyecek ve sonuç ne olacak diye…
O tarihlerde Candem gübrenin medya ve iletişim danışmanı olarak toplantıya iştirak ettim.
Ne tevafuk daha otele girer girmez birisi bize ” hoş geldiniz” dedi kapıda.
Kılık kıyafetinden bakanlıktan biri olduğunu anladım.
Ama Bitkisel üretim genel müdürü Yardımcısı olacağı hiç aklıma gelmedi.
Evet sıcak ilgisi ,merakı ve emin tavırlı bu isim Burhan Demirok’tu.
Ayaküstü 45 dakika konuştuk .
Ayrılınca İdris beye ” buradan iş çıkar” dedim.
3 gün boyunca konuya ilişkin geniş konuşmalar yapıldı. Tartışmalar oldu. Burhan beyle bir kaç kez konuyu tekrar müzakere etme şansı yakladık.
İlk kez bir çalıştayım sorumlusu hiç kalkamadan bütün konuşmaları izledi. Notlar aldı.
Sonunda konuya inandı …
İş burda bitmemişti.
Sonra sektör temsilcileri ziyaret edildi.
Fabrikalar gezildi..
İş ,bürokrasinin zorlu ve dik yollarında adım atmaya geldi.
Ve 2019 sonunda Organomineral gübre kullanan çiftçilere dekar başına 10 TL destek kararı çıktı.
Çok zor bir aşama geçilmiş oldu.
Hareket yavaş yavaş başlamıştı .
Ama en büyük tepki malum bilinen klasik gübre firmalarından geldi .
Hatta Tigem bu konuya soğuk bakıyordu.
İlk adımı atan İgsaş oldu.
Sonra Hektaş geldi.
Geçen yıl Bir seyahat esnasında İdris candan ” bu iş böyle gitmez . Bu harika ürünü keşke Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir defa zikretse, organomineral kullanın dese ne iyi olur” dedi.
Ben de ” hiç merak etme.bugünleri gördük ya o da olacak inşallah” dedim.
Bir ara İdris bey bana kısa bir video attı.
Baktım Tayyip bey ” organomineral gübreye 10 TL olan desteği 20 tl’ ye çıkardık” diyor.
Tabii diksiyonu oldukça düzgün olan Erdoğan ” organomineral” kelimesini ikiye bölmüş ve harika söylemiş.
Ben de baştan beri ku kelimeyi bir türlü teleffuz edemiyorum . Hatta ilk reklam filmini de bu “söyleyememe” üzerine kurduk .
İdris bey durur mu ” bak, senin yıllardır söyleyemediğin kelimeyi adam bir çırpıda çok da iyi söyledi” dedi.
Evet gerçekten öyle olmuştu ve ben hala söyleyemiyorum. ” organik gübre” deyip geçiyorum.
Mart 2021’in ilk haftası Konya’ya gittim. İdris beyle ” kod adı: organomineral” programı çekmeye .
Geçmişi ve gelinen noktayı konuştuk .
Türkiye topraklarındaki organik madde miktarı son derece az. Neredeyse bazı yerlerde %1’in bile altında. Oysa Fransa’da %3’ün altında olan topraklarda tarım yapılmasına izin verilmiyor .
Organik madde kaynağı olarak genellikle leonardit madeninin kullanıldığı organomineral gübre topraklarım iyileştirilmesinde çok önemli rol oynuyor.
Tohumu koruyor, toprağın su tutma kapasitesini arttırıyor , kaymak tabaka oluşumunu engelliyor, bitkinin hastalanmamasına Yardımcı oluyor, mahsulün erken çürümesinin önüne geçiyor .
En önemlisi uzun vadede tarım topraklarını ” geri kazandırıyor”.
Bu maden yani leonardit bizim ülkemizde istemediğimiz kadar var. Formülün de %30’unu oluşturuyor .
Ve tabii klasik gübreye göre hem etkili hem daha uygun fiyatlı.
Gelinen noktada Cumhurbaşkanı bürokratların dekara 15 TL önerdiği desteği 20 TL ye çıkartıp bir de ödemeyi hemen yaptırması çok yerinde bir adım oldu.
Bu iş esas ilerleyen yıllarda meyvesini verecek.
Şu an modern anlamda bir tane organomineral gübre tesisi var Konya’da.
Öyle sanıyorum ki bir iki yılsonra bunların sayısı 4-5’i bulur.
Bu durumdan en çok memnun olan İdris Candan. Zira Türkiye topraklarına adına çok seviniyor.
Tarihe not düşmek için söylüyorum . Bu işin temelinde şimdilere hayvancılık genel müdür Yardımcısı olan Burhan Demirok,İdris Candan az da olsa ben varım.
Tabii diğer firma ve uzmanlara haksızlık etmeyelim. Ama canlı şahit olarak kaydetmek istedim.
Bundan sonra sonra slogan şu olacak ” bu ürün organomineral gübre ile beslenmiştir.”
Eğer yazılan doğruysa gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz …
Mehmet Öztürk