Sitemizi ilk günden takip etmeye başlayan ve bize yüreklendirici mesajlarını gönderen izleyicilerimize teşekkürü borç biliyorum.
Hem yazarımız, hem de teknik işlerimizi takip eden sevgili Birkan ile gece son durum nedir konuşmasında, çok ilgi gördüğümüzü söylemesi beni çok sevindirdi. Saat 12’yi geçmiş olmasına rağmen aklımdaki acil bir konu ile birlikte takipçilerimize teşekkür yazısı yazmamın gerekli olduğunu düşündüm.
Türkiye’de ciddi bir boşluk olduğunu düşündüğüm, kamucu devletçi iktisat politikaları hakkında yazılan bir ekonomi haber sitesinin, gerçekten tahmin ettiğim gibi ilk günden ilgi görmesi bu boşluğun doldurulması açısından çok önemliydi. Önümüzdeki günlerde yeni yazarlarımızın da sitemize katılımı ile daha güçlü bir yayın yapacağımızı şimdiden müjdelemek istiyorum.
Sizlerin bizi destekleyeceğini, eleştiri ve önerilerinizi bizden esirgemeyeceğinizi biliyorum.
TEKRAR KAMUCU EKONOMİK YÖNELİM
Şimdi gelelim son günlerde iktidarın yeni ekonomi politikası ya da düzeltme uygulaması hakkında verdiği ipuçlarını incelemeye.
Önce 25 Şubat günü, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yiğit Bulut sosyal medyada bir twit paylaştı. O mesajında şöyle diyordu. “ABD 10 yıllık faizi %1,6’nın üstünü gördü. Umarım bu yaşananlardan birileri, özellikle birileri faiz arttırmak ile kurun kalıcı düşürülemeyeceğini. Sadece ülkesinin kaynaklarını kısa vadede sömürttüğünü anlamıştır. “
Bahsedilen birinin, kim olduğunu tahmin etmenin çok güç olmadığını sanıyorum.
Bu mesajı muhalefetten biri verse, boş ver deyip geçersiniz ancak mesajı veren iktidar partisinin Cumhurbaşkanına en yakın danışmanlarından birinden gelince, bunda bir iş var diyorsunuz.
Ardından Sn. Cumhurbaşkanı kabine toplantısı sonunda yaptığı konuşmada; “…..bilindiği gibi geçtiğimiz hafta ülkemiz piyasalarında yurtdışındaki gelişmelerden kaynaklanan dalgalanmalar görüldü. Amerika başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin tahvil faizlerinde yaşanan artış pek çok gelişmekte olan ülkeyi etkiledi. Bu tip küresel dalgalanmalar ne ilk ne de son olacaktır. Bizim için önemli olan bu tip risklere karşı dirençli sağlam kendi mecrasında yürüme gücüne sahip bir ekonomik işleyişi tesis etmektir……………devlet tasarrufuna, harcamaların takibi ve izlenmesine özel ehemmiyet gösteriyoruz. KİT’leri gerekirse yeniden yapılandırarak daha verimli ve rekabetçi, hale getiriyoruz.”
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfü Elvan’ın Mart ayının ikinci yarısında yeni ekonomik tedbirleri açıklayacakları açıklaması ile Cumhurbaşkanı ve Yiğit Bulut’un verdiği mesajlar birlikte okununca değişiklik belirtileri daha net anlaşılmaktadır.
Ak parti iktidarı, 2014 yılı ve sonrasında başladıkları siyasi değişim rotasında, aynı zamanda ekonomik değişimi de gündeme getirmişlerdi. PKK’nın hendeklere gömülmesi, FETÖ’nün devlet içinden koparılarak atılması, Kuzey Suriye’deki gelişmeler, Rusya, İran ve Çin ile yakınlaşma stratejisi doğal olarak ekonomik gelişmeleri de peşinden getirecekti.
Arada yaşanan kırılmalar, hatalı uygulamalar liberal sistemde yetişmiş ekonomi bürokrasisi ve danışmanların değişimi yavaş yavaş kavramalarından kaynaklanmaktadır.
Yazımın sonuna, tekrar hatırlanmasını temin için EKOPOLİTİKA sitemiz yol gösterici ilkesi, 1935 yılı CHP 4.kurultayında kabul edilen, ALTI OK’UN DEVLETÇİLİK İLKESİNİ metnini koymak istiyorum.
Kamu ekonomisi, devletin ekonomik yatırımları, ekonominin lokomotifi olacaktır.